بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

كٓهيعٓصٓ ١

Kaf, Ha, Ya, Ayn, Sad.

– İbni Kesir

ذِكْرُ رَحْمَتِ رَبِّكَ عَبْدَهُۥ زَكَرِيَّآ ٢

Rabbının, kulu Zekeriyya'ya rahmetinin zikri.

– İbni Kesir

إِذْ نَادَىٰ رَبَّهُۥ نِدَآءً خَفِيًّا ٣

Hani o; Rabbına içinden yalvarmıştı.

– İbni Kesir

قَالَ رَبِّ إِنِّى وَهَنَ ٱلْعَظْمُ مِنِّى وَٱشْتَعَلَ ٱلرَّأْسُ شَيْبًا وَلَمْ أَكُنۢ بِدُعَآئِكَ رَبِّ شَقِيًّا ٤

Ve demişti ki: Rabbım; gerçekten kemiklerim yıprandı, baş yaşlılık alevi ile tutuştu. Rabbım; şimdiye kadar sana yalvarmakla bir şeyden mahrum olmadım.

– İbni Kesir

وَإِنِّى خِفْتُ ٱلْمَوَٰلِىَ مِن وَرَآءِى وَكَانَتِ ٱمْرَأَتِى عَاقِرًا فَهَبْ لِى مِن لَّدُنكَ وَلِيًّا ٥

Doğrusu ben; kendimden sonra yerime geçecek yakınlarımın iyi hareket etmeyeceklerinden korkuyorum. Karım da kısırdır. Bana katından bir oğul bağışla.

– İbni Kesir

يَرِثُنِى وَيَرِثُ مِنْ ءَالِ يَعْقُوبَۖ وَٱجْعَلْهُ رَبِّ رَضِيًّا ٦

Ki bana ve Yakuboğullarına mirasçı olsun. Rabbım; onu razı olunan kıl.

– İbni Kesir

يَٰزَكَرِيَّآ إِنَّا نُبَشِّرُكَ بِغُلَٰمٍ ٱسْمُهُۥ يَحْيَىٰ لَمْ نَجْعَل لَّهُۥ مِن قَبْلُ سَمِيًّا ٧

Ey Zekeriyya; sana Yahya adında bir oğlan müjdeliyoruz. Daha önce bu adı hiç kimseye vermedik.

– İbni Kesir

قَالَ رَبِّ أَنَّىٰ يَكُونُ لِى غُلَٰمٌ وَكَانَتِ ٱمْرَأَتِى عَاقِرًا وَقَدْ بَلَغْتُ مِنَ ٱلْكِبَرِ عِتِيًّا ٨

Rabbım; karım kısır ve ben de son derece kocamışken nasıl oğlum olur ki? dedi.

– İbni Kesir

قَالَ كَذَٰلِكَ قَالَ رَبُّكَ هُوَ عَلَىَّ هَيِّنٌ وَقَدْ خَلَقْتُكَ مِن قَبْلُ وَلَمْ تَكُ شَيْـًٔا ٩

Öyledir. Rabbım buyurdu ki: Bu, bana çok kolaydır. Daha önce sen yokken seni de yaratmıştım.

– İbni Kesir

قَالَ رَبِّ ٱجْعَل لِّىٓ ءَايَةًۚ قَالَ ءَايَتُكَ أَلَّا تُكَلِّمَ ٱلنَّاسَ ثَلَٰثَ لَيَالٍ سَوِيًّا ١٠

Öyleyse Rabbım bana bir nişan ver, dedi. Senin nişanın; birbiri ardı sıra üç gece insanlarla konuşmamandır, buyurdu.

– İbni Kesir

فَخَرَجَ عَلَىٰ قَوْمِهِۦ مِنَ ٱلْمِحْرَابِ فَأَوْحَىٰٓ إِلَيْهِمْ أَن سَبِّحُواْ بُكْرَةً وَعَشِيًّا ١١

Bunun üzerine ma'bedden çıkıp kavmine: Sabah akşam Allah'ı tesbih edin, diye işaret etti.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu